Soma’nın ardından
Soma’da yaşanan maden ocağı faciası ülkemizdeki kadar dünyada da geniş yankı uyandırdı.
Bir kez daha elim olayda hayatını kaybedenlereyaradan' dan rahmet geride kalanlara sabır diliyorum. Bu olaydan sonra kazanın nedeni ilgili yapılan açıklamalar 'sadece kader'e yüklenecek kadar kolay olmamalı. Ama ben Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan'ın yaptığı açıklamaları duyduktan sonra, bunun kaderden öte'ihmaller ile ilgili açık bir itiraf gibi' izlenimi edindim. Basın toplantısı trajik bir komedi idi.
Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan'Yaşam odası kapatılmıştı, yenisi yapıyorduk, eğer kaza 3 ay sonra olsaydı yaşam odası bitmiş olacak insanlar ölmeyecekti' derken;
Ya İşletme Müdürü Akın Çelik'in açıklamasına ne dersiniz? 'Yaşam odası olsaydı da kimse oraya girmez dışarı çıkmak isterdi' Yaşam odasının olmamasını savunmaya çalışması bile onun bilinç altında 'suçluluk psikoljisi' ile kendini savunması bile ne kadar hata yaptıklarının bir kanıtı değil mi?
İşci şağlığı ile adeta dalga geçen bir yönetim tarzı olunca bu zamana kadar daha vahim kazaların olmaması da ayrı bir mucize ban göre.
Peki hayati önem taşıyan yaşam odası yoksa bu madende 'neden üretim durdurulmadı o halde??? Bunun cevabın kim verecek? Yetimlere bunu kim izah edecek? Umarım yetkililer sorumlu olanları bir an önce tespit eder ve yüce adalet önünde yargılanırlar. Ama ben o sorumsuz davranan sorumluların 'kendi iç dünyalarında çoktan müebbete mahkum'olduklarını tahmin ediyorum.
Almanya’da durum
Ben de bu kaza ile ilgili 20 binin üzerinde çalışanı olan Alman Maden Ocakları Anonim Şirketi (RAG Deutsche Kohle) Basın sözcüsü Christof Beike'nin göörüşünü alıp Almanya'daki durumu bizat telefonla arayarak sordum. Aldığım cevap özettle şu;
'Alman Maden Ocakları dünyanın en güvenli ocaklarıdır. Çünkü yıllardır yatırımlarımız yeni teknoloji ve işci güvenliği için en üst düzeyde olmuştur. Hatta bu konuda devlet bize güvenlik zaafı olmasın diye ek bir bütce verip, güvenlik için harcamımız teşvik eder ve yapılan işi de yerinde ayrıca uzmanlara denetletir. Gerçekten ön görülen yatırım yapılmış mı diye. Bizler için işci güvenliği çok önemli. Kendini güvende hisseden bir işci çok daha verimli olur. Bizim ocaklarda 20 yılı aşkın bir süredir ölümlü kaza olmadı.Yani ölüm oranı çalışma saatine göre bir ekmek fırınında olabilecek standarta ulaştı. Ocaklarımız başta bizler ve devlet sürekli denetim altında tutarız. Bu konuda kimsenin taviz vermesi söz konusu değildir, cesaret dahi edemez. Çünkü sonuçta ağır cezalar ihmal edenlerin hayatını karartır. İşci güvenliği için; başta kullanılan ekipmanlar, işcinin eğitimleri, gaz ölçüm cihazları, havalandırma, yangın, kurtarma ekibi vb... bir çok şey en üst düzeyde denetlenir. Ayrıca çalışma esnasında kaç işcinin hangi bölümlerde çalıştığı bilindiği gibi, kimlik tespiti en kısa zamanda yapılır. Zaten çalışan her işci tüm ekipmanlarını yanına tam olarak almışsa kart basarak sistem onu aşayıya yollar. Bizim şireketimizde Zonguldak kökenli çalışanlarımız mevcut. Onun için de ayrıca Soma’da olanlara çok üzüldük. Herkese başsağlığı diliyoruz.'
Dünya iş Güvenliği Organizasyonu verilerine göre 2002-2012 arası Türkiye’de maden kazalarında 1000'in üzerinde çalışan hayatını kaybederken, Almanya'da son 20 yılda ölümle sonuçlanan kaza yok.
Yorum sizlerin!!!
Bayram Aybastı