Bir Durak - Göçmenler Sağlık Merkezi

 

 

Köln Kuşağı’nın arka yüzünde, apartıman arası diyebileceğimiz bir katdayız. Dış kapıda küçük bir 'Gesundheitzentrum für Migrantinnen' levhası var. Kendi kapısında da sadece ' Leiter ' yazıyor. Dr. Arif Ünal’ı anlatmak istiyorum. 4 diplomalı. Dostlar kabaca hesapladım, asgari 28 sömestrlik eğitimi var.

' 50. Yıl ' çalışmamız için Mine Selen hanımla birlikte bu ' şifa dağıtan ' insanı dinliyorum. Usul usul, huzur veren bir ses tonu var. Bu Merkez’in geçmişi 15 yıl geriye gidiyor. Acı ama, hala Almanya’da tek göçmen tedavi merkezi. Sadece Türkiye’lilere şifa vermiyor.... Hastaları arasında yaşlı yahudi kökenli Ruslar bile var. Herkesin bir derdi olur ya, onlar da ' Hitler Travması ' yaşamış.

Yola çıktıklarında yılda 160 hasta tedavi etmişler. Bugün bu nerdeyse 3 katı , 470 cana ulaşmış. Hastalık nedenleri bu yıllar içinde çok giriftleşmiş. Dr. Ünal’ın deyimiyle ' Her eve nerdeyse bir doktor gerek. ' hale gelmiş. Önceleri hastalar saklanırmış. Şimdi önyargılar silinmiş. İnsanlar bu hastalıklarını toplumla paylaşır hale gelmiş. ' Ben hasta değilim ' diyen erkekler bile buraya gelir olmuş. Birinci neslin insanları ' acıyı bastırmak ' yerine artık travmaları için artık bu Merkez’e inmeye başlamış. Uyuşturucu bağımlılığı vak’aları artmış. 13 yaşında kız çocuklarının bile uyuşturucu bağımlısı göç kökenli insanların olması, bu Merkez’in önemini arttırmış.

Sözü uzatmadan, hemen her travma bu Merkez’in işi.... Şifa vermek için doktor/psikolog 11 kişi çalışıyor.

Bu çarkların nasıl döndüğünü bilen Mine hanım 'Fonları nasıl temin ediyorsunuz ? ' deyince, 1979’dan bu yana Almanya’lı olan Dr. Ünal açık bir cevap veriyor:

- Sistem ancak bazı hastalıkların tedavisine para veriyor. Biz de bir havuz kurduk. Gelen her kuruş doğruca bu havuza akıyor. Yıllık her türlü gider de bu havuzun akarıyla karşılanıyor.

Zenginden alıp yoksula verdiği için ben ' Bu Robin Hood modelidir' diyorum. Özünü, Anadolu topraklarında arayan, yılların gazetecisi Mine Selen hanım, taşı gediğine koyuyor:

-Bu tam bir Kızılay modelidir. O zarflara koyulan 3-5 liralar depremde / selde/ heyelanda can parası olmaz mı ?

Bu Merkez Alman’lara ' örnek ' olmuş şimdi kiymetli dostlar. Dr. Ünal ve ekibi bir de Alman hekimlerin eğitimini yapmaya başlamış.

'Yaşamın bu hastalıklarını yenmeye bir tek bu Merkez yetmez ' diyen Dr. Arif bey ' siyaset üretir ' olmuş. 30 yıldır da siyaset yapıyor ama siyasetçi değil. Şimdi Dr. Ünal’ın ' Aktif für Menschen ' diye yazdığını anlıyor musunuz ?

O şimdi NRW seçimlerinde milletvekili adayı....

Partisi mi ? Onu bana sormayın. O bir insanlık temsilcisi, o yüzden doğanın taa içinden geldiği için rengi yeşil.

' Arif Hoca aramızdan ayrılıyor mu ? ' diyen hastalarına da ' Hayır! Sadece izinli olacak ' diye karşılık vereyim. Haftada 2 gün gülen yüzünü / huzur veren sesini / yaşam enerjisi veren elini hissedeceksiniz onun...

 

 

Kenan Mortan