18 Mart Çanakkale Zaferi için anma programı
DİTİB Türk İslam Cemiyet Duisburg Wanheimerort ve Türk Eğitim Merkezi Duisburg 18 Mart Çankkale Zaferi ve Şehitleri Anma Programı düzenlediler. Yoğun katılımın olduğu programa çok sayıda üniversiteli gencin ve kadınların katılması dikkat çekti.
ÇANAKKALE RUHUNU HEP TAZE TUTMALIYIZ
Anma programının açılışını DİTİB Duisburg Wanheimerort Başkanı Adnan Mavi yaptı. Adnan Mavi: “Bugün burada, tarihin en görkemli zaferlerinden birisinin şahitleri ve şehitleri olan aziz ecdadımızı anmak, tanımak ve Çanakkale ruhunu bir nebze hissetmek üzere toplanmış bulunuyoruz. Tarih, bundan tam 108 sene önce, dönemin en güçlü orduları karşısında imanın, azmin, fedakârlığın zaferine şahitlik etmiştir. Çanakkale Zaferi dünya tarihinde bir dönüm noktasının yaşandığı, güç dengelerinin değiştiği, olayların akışı üzerinde Türk Milleti’nin belirleyici bir rol oynadığı, Kurtuluş Savaşımızın ilk meşalesinin tutuşturulduğu, Türk Milleti’nin kahramanlık ve fedakarlığının doruk noktasına ulaştığı bir azmin mücadelesidir. Programa özellikle üniversiteli gençlerin katılmasından çok memnun oldum. Tarihini bilen ve bu şuurla yaşayan nesillere ihtiyacımız var. Bu nesillerin yetişmesi için çabalıyoruz.“ dedi.
ÇANAKKALE ZAFERİ GENÇLERİMİZİN KİMLİĞİNİ BELİRLİYOR
Daha sonra DİTİB Türk İslam Cemiyeti Duisburg Wanheimerort Gençlik Kolları adına davetlilere hitap etmek üzere kürsüye gelen Esra Mavi, Çanakkale Zaferi’nin Almanya’da Türk toplumunun ve Türk gençlerinin kimliğini belirleyen unsur olduğunu belirtirken: „18 Mart 1915 Çanakkale Savaşı‘nın Türk tarihinin en önemli dönüm noktalarından biridir.“ şeklinde konuştu. Esra Mavi konuşmasının devamında: „Çanakkale Savaşı yüzyılımızın en önemli ve en büyük savaşlarından biridir, çünkü bir milletin var olma mücadelesidir.“ diyerek Çanakkale Savaşı’nın her zaman şuurunda olunması gerektğinin altını çizdi.
TÜRK VE ALMAN KURMAY HEYETİ ÇOK NİTELİKLİYDİ
Programın devamında Duisburg Türk Eğitim Merkezi’nde görevli koordinatör öğretmen Hasan Gürsoy Birinci Dünya Savaşı ve Çanakkale Savaşı’yla ilgili slaytlar ve videolar eşliğinde bilgiler verdi. Birinci Dünya Savaşı’nın Türk İmparatorluğu, Alman İmparatorluğu ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ittifakı ve Büyük Britanya, Fransa ve Rusya ittifakının çatışma hatlarını anlatan Gürsoy: „Birinci Dünya Savaşı çok talihsiz bir şekilde başlamış, çok yıkıcı bir şekilde Avrupa’nın bütün ülkerine büyük zararlar vermiş ve İkinci Dünya Savaşı’nın başlamasına da neden olmuştur. Birinci Dünya Savaşı yaklaşık 20 milyon insanın ölümünde neden olmuştur.“ dedi.
Birinci Dünya Savaşı sonrası haritaların büyük ölçüde değiştiğini vurgulayan Gürsoy: „Birinci Dünya Savaşı sonrası Rusya, Avusturya, Osmanlı, Almanya’da İmparatorluklar çöktü, Avrupa’da yeni devletler oluştu.“ dedi. Çanakkale Savaşı’nda Türk ve Alman kurmay heyetinin çok iyi yetimiş askerlerden oluştuğunu anlatan Gürsoy Mustafa Kemal Paşa‘nın Anafartalar komutanı olarak Çanakkale Zaferi’nde özel konumunun altını çizdi. Hasan Gürsoy Mustafa Kemal Paşa’nın savaş gözlemlerinden alıntısıyla sunumuna devam etti. Mustafa Kemal Paşa’nın: „Siperler arası 8 metre. Yani ölüm muhakkak. 3 dakika önce gelen bölüğün tamamı şehit olmuş. Yeni gelenler bunu biliyor ve bir 3 dakika sonra kendisinin de şehit olacağının farkında ilerliyor. Ama ne ilerleme! Bir an bile sarsılma, durma, geriye bakmak yok. Okuma bilenler ellerinde Kur'an okuyor bilmeyenler kelime-i şahadet getiriyor. Az sonra öleceğini bile bile gözünü kırpmadan şahadete gidiyor. İşte Çanakkale Savaşlarının zaferle sonuçlanmasını sağlayan şey milletimiz ve onun askerindeki bu yüce ruhtur.“ sözlerini değerlendiren Gürsoy Türk askerine zafer kazandıran iyi donanım, iyi bir kurmay zeka ve yüksek moraldir.“ dedi.
ÇANAKKALE ZAFERİNİN ULUSLARARASI ETKİLERİ
Çanakkale Savaşı’nın aynı zamanda Avustralya ve Yeni Zelanda’nın bağımsızlıklarına kavuşmalarına vesile olduğunu anlatan Gürsoy: „Avustralya ve Yeni Zelanda ulusal bilincini büyük ölçüde Çanakkale sayesinde elde etmiştir. Bu yüzden her yıl Avustralya ve Yeni Zelandalılar 25 Nisan’da Çanakkale’ye gelirler ve şafak ayini düzenlerler’ dedi. Hasan Gürsoy Atatürk’ün Anzac askerlerinin annelerine yönelik sözlerini hatırlatarak: ‚Çanakkle Savaşı’nın çok ağır geçtiğini ama Atatürk’ün de sözleri Türklerin büyüklüğünü ve savaş ahlakını ortaya koymaktadır.“ dedi. Çanakkale Savaşı’ndan sonra yenilmez ve güneş batmaz İngiliz İmparatorluğu’nun çözülme sürecine girdiğini ve başta Hindistan olmak üzere bir çok sömürge devlet bağımsızlık mücadelesi vermeye başladığını bildirdi. Mehmet Akif Ersoy’un Çanakkale şehitlerine adlı şiirini dinleten Gürsoy şiirin edebi analizini yaparken: „Mehmet Akif Ersoy büyük bir ustalıkla metaforlar kullanmaktadır. Çanakkale şiiryle adeta Çanakkale Zaferi’nin ruhunu vermiştir.“ dedi.
ÇANAKKALE ZAFERİ‘NİN MANEVİ YÖNÜNE DİKKAT ÇEKİLDİ
DİTİB Duisburg Wanheimerort Ayasofya Cami din görevlisi Yusuf Karakoç programın sonunda bir konuşma yaptı ve Çanakkale Zaferine dair şiir okudu. Yusuf Karakoç: „Çanakkale’de vatanı korumak adına milletimiz savaştı. Çanakkale’de yazılan destana ilişkin bugüne kadar pek çok kahramanlık anlatılır. Çanakkale Savaşı’nın az bilinen bir yönü de Türk kadının Mehmetçik ile birlikte çarpıştığı gerçeğidir. Rabbim, o kahramanlara rahmet etsin.“ dedi. Yusuf Karakoç, İstiklal şairimiz Mehmet Akif Ersoy Çanakkale şehitlerine atfen „Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber, sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber“ sözlerini değerlendirerek bu benzetmenin büyüklüğüne ve manevi yönüne dikkat çekti.“
Haber: Almanya Bülteni – Duisburg