SPD göçmenlere açılıyor

Sosyal Demokart Parti (

SPD)'nin Göç ve Ҫeşitlik Grubu'nun ilk toplantısında göçmenlerin önde gelen sorunları olan eğitim konusu ele alındı. Toplantının selamlama konuşmasını yapan Cenan Kurspahiç, parti içinde yeni kurulan federal, eyalet ve il düzeyinde teşkilatlanma ile göçmen toplumunu doğrudan ilgilendiren sorunları ele alınacağını, böylece daha çok göçmenleri siyasi konulara ve katılıma yakınlaştırmayı amaçladıklarını açıkladı. Ҫalışma grubunun başkan vekili ve toplantı moderatörü Caner Aver ise Eylül 2013´deki Federal Seçimlere kadar göçmen toplumunu doğrudan ilgilendiren meslek eğitimi, meslek edinme, iş piyasasında ayrımcılık, siyasi katılım ve Alman vatandaşı olan göçmenler için seçim öncesi parti değerlendirmeler konusu gibi önemli konuları ele alacaklarının altını çizdi ve gerek Alman gerek göçmen toplumunu ortak çalışma yapmaya davet etti.

DEMOGRAFİK YAPI DİKKATE ALINMALI

Ana konuşmacı olarak eğitim sistemindeki sorunlarına değinen Türkiye ve Uyum Araştırmaları Merkezi Vakfı Bilimsel Direktörü Prof. Dr. Hacı-Halil Uslucan, toplumun %19'unun göçmen kökenli olmasından dolayı ortaya çıkan sorunların çözümünde mevcut eğitim sisteminin artık yeterli olmadığına vurgu yaptı. Özellikle göçmen çocuklarındaki yetenek potansiyellerin yeterince teşvik edilmemesi, öğretmenler arasında önyargılar, Hauptschule´ye giden göçmen çocukların %40'ının meslek eğitimi yapmadığına vurgu yaparken: 'Göçmen çocuklarındaki yeteneklerin teşvik edilmemesi gerek öğrenciye gerek topluma zarar vermektedir. Toplumun demografik yapısının değişmesi keşfedilmemiş göçmen çocuklarında potansiyellere yönelmesi gerekiyor. Buna ulaşmak için okulların organizazyon şekli değişmesi, daha çok bireysel eğitime gidilmesi ve ideali olan tek tip okul, yani Gymnasium, Real- ve Hauptschule´nin kalkması gerekiyor.' dedi. Katılımcılardan RAA/Essen Kültürlerarası Ofisi yöneticisi Dr. Schweitzer, üç ayaklı okul sistemini (Gymnasium, Realschule, Hauptschule) eskimiş bir sistem olduğunu vurguladı. Almanya'nın öğretmenler konusunda göç alan ülke konumunda olmadığının da altını çizen Schweitzer ilkokullarda göçmen çocukların oranının %50 olmasına rağmen, Essen´de göçmen öğretmenlerin oranının sadece %2 civarında olmasının bunun en önemli isbatı olduğunu vurguladı.

TEŞVİK NASIL OLMALI ?

Essen'de sosyal ve duygusal gelişimi teşvik eden tek okul konumunda olan Nelli Neumann Okulu'nda öğretmen ve pädagog olarak görev yapan Ruht Spiegel, bireysel desteğin ve teşviğin gerek üst düzeyde gerek alt düzeyde eğitim alanlar için en iyi yöntem olduğunu söyledi.

CİDDİ SORUNLAR VAR

Geslenkirchen merkezli Westfälische Yüksek Okulu'ndan Suat Yılmaz eğitimi aynı zamanda yerel düzeyde ekonomik faktör olarak değerlendirdi. Ayrıca eğitim sistemindeki kurumsal ilişkilerinde ciddi sıkıntıların olduğunu, ve bu sıkıntıların ortadan kaldırılmasına da değinen Yılmaz, meslek bağlamında kökenine bakmaksızın okullarda yüksek öğretim konularında bilgi verildiğini ve teşviklerin yapıldığını dile getirdi.

Haber: (Almanya Bülteni) - Essen