-
Aa
+
 23/12/2017
 

Kudüs ve BM’deki adalet

“En değerli cihat zalim bir idarecinin yanında adaleti söylemektir. (Ebud Davud, Melahim 17, Tirmizi, Beyat 37)
Dünyanın her tarafında vuku bulan zulümler, adaletsizlikler hangi ırktan ve dinden olursa olsun bütün insanlığı bıktırırken, aniden ortaya çıkan bir gelişme, bizim dinimizde de yer bulduğu gibi hayatın ve  dünyanın adaletsizlik üzerinde yaşayamayacağını ortaya koymuş oldu.

Mazlum bir halkın on yıllardır zulme uğraması, sürgün edilmesi ve yurtlarının gasbedilmesine göz yuman dünya ülkeleri bu kez tehditlere boyun eğmedi ve farklı dinlere mensup olmalarına rağmen haksızlığın karşısında el birliği ile sesini yükselterek Amerika’nın haksız Kudüs kararına Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda karşı çıktı.

Bu karar sadece bir hakkın teslimi değildi. Bu karar, zulme karşı da bir başkaldırıydı aslında. Bu kararın bütün dünyada ses getirmesinin diğer nedeni de insan onurunun güç ve para karşısında dik duruşunu temsil etmesi açısından da önemliydi. Bu yüzden bu kararla insan onuruna sahip çıkan bütün ülkeleri kutluyor ve gelecekle ilgili insanlık adına ümitlerimizi artırdığı için bu konuda emeği olan herkese şükranlarımızı sunuyoruz.

Biz Avrupa Türk-İslam Birliği olarak, sadece Kudüs meselesinde değil, dünyanın neresinde olursa olsun herhangi bir canlının haksızlığa uğramasın da asla tahammül gösteremeyiz. Bu yüzden de bizim hem kuruluş, hem de gelecek için hayat felsefemizi belirleyen “Hak nerede ise biz oradayız” şiarını dilimizden düşürmemekteyiz.

Mazlum bir halk olan Filistin halkının da acılarını derinden hissediyor ve yurtlarına bir an önce kavuşarak bütün dinlerin kutsal şehri olan Kudüs şehrinde de özgürce yaşamalarını diliyoruz.

 

ATİB Genel Başkanı
İhsan Öner